Günümüzde kadın-erkek fark etmeksizin herkes, güzelleşmek ve gençleşmek adına çeşitli
uygulamalara başvuruyor.

Dr. Melih Nurhan, genç ve güzel görünmek isteyen kişilere önemli
uyarılarda bulunarak, “Kimse bizden sihirli değnek beklemesin. Zorla güzellik olmaz” dedi

Kadın ve erkek ayrımı gözetmeksizin bugün herkesin bu tarz uygulamalar yaptırdığını dile getiren

Nurhan, söz konusu uygulamalardan herhangi birini yaptırmadan önce mutlaka ama mutlaka hekimlere danışılması gerektiğini aktardı. Nurhan, sırf ucuz diye hekim olmayan kişilere bu tarz uygulamalar için izin verilmemesi gerektiğine de dikkat çekerek, “Şimdi biliyorsunuz görsellik çok ön plana çıktı ve bir çok şey görülüyor sosyal medyada, orada burada… kişi geliyor, ‘ben böyle olmak istiyorum’ diyor. Böyle olamazsınız. Başında da dedim ya herkes özeldir. Bana gösterdiğiniz dudağa sahip olamazsınız… Senin dudak yapın buna uygun değil. Ya da böyle bir göze, saça… Zorla güzellik olmaz. Hiç kimse bizden sihirli değnek beklemesin” sözlerini kaydetti.

MEDİKAl Estetik, Mezoterapi, Ozonterapi, Nöralterapi alanlarında yaklaşık 30 yıldır hizmet veren Medikal Estetik,

Tamamlayıcı ve Geleneksel Tıp Uzmanı Dr. Melih Nurhan, cerrahi müdahale gerektirmeyen güzellik uygulamalarına ilişkin bilgi verdi. Söz konusu uygulamaların sadece güzel ve genç görünmek için yapılmadığını dile getiren Dr. Melih Nurhan, bu uygulamalardan bazılarının aynı zamanda sağlıklı bir bedene kavuşmak için kullanıldığını söyledi. Hekimlik hayatında iki temel düsturu benimsediğini aktaran Dr. Melih Nurhan, bunlardan birincisinin ‘önce zarar verme’ ikincisinin de ‘hastalık yoktur, hasta vardır’ olduğunu aktardı. Nurhan, “Herkesin her şeye vereceği tepki farklıdır. Benim için herkes özeldir. kişiyi bütünüyle ele alırsın. Bir kişi bana kulak çınlamasıyla gelir ama onu bir bütün olarak dinler ve ele alırım” şeklinde konuştu

BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİYORUZ
Uzmanlık alanının Nöralterapi, Ozonterapi ve Medikal Estetik olduğunu aktaran Nurhan, bu alanlarda yaptığı uygulamalar hakkında bilgi verdi. Nurhan, “Nöralterapi için bana her türlü tip baş ağrısı, gerilim, küme, migren, kulak çınlaması, vertigo, huzursuz bacak sendromu, adet düzensizlikleri gibi şikayetlerle geliyorlar.
Mezoterapi de çok geniş bir kavram. Mezoterapinin kozmetik ayağı var, ağrı ayağı var. Tabi bunları biz bir kombin şeklinde kullanıyoruz. Yani nöralterapide ağrı tedavisi de yapıyoruz ama tabi mezoterapinin de ağrı kısmı olduğu için ikisini kombinleyerek daha iyi sonuçlar elde ediyoruz.
Aynı zamanda ozonterapi o kadar geniş kapsamlı bir şey ki… Ama hasta olmayan bir kişi de ozonterapi yaptırabilir ki çoğu kişi de hasta olmadan yaptırıyor.
Bu geçirdiğimiz kovid 19 süresinde bunun önemi çok çok fazla anlaşıldı. Çünkü direk bağışıklık sistemini güçlendiren bir durumu var. Vücutta iki sistemimiz vardır biri bağışıklık sistemi ikincisi de antioksidan sistemi dediğimiz sistem. Ozonterapi antioksidan sistemi ayaklandırıyor ve böylece bağışıklık sistemini canlandırıyor. Nöralterapide de, vücutta bozucu alan dediğimiz yerler vardır. Biz bunu bertaraf ediyoruz.
Bunu şuna benzetebiliriz: Spiritüel şeylerde çakra açma diye bir olay vardır. Biz fiziksel bedenin çakralarını açıyoruz diyebilirim. Biz yaptığımız seanslarda vücudun bütün birimlerinin birbirleriyle iletişimini tekrar sağlıyoruz.
Böylece zaten kendi kendini iyileştirmeye programlı olan vücudumuz, bu seanslarda kendi kendini iyileştiriyor” sözlerini kaydetti.
Öte yandan Nurhan, Mezoterapik uygulamalar içinde; selülit tedavileri, yağ yakma, lipoliz, iğneli lipoliz denilen uygulamalar olduğunu belirterek,
“Bu uygulamalar cildi gençleştirip, nemlendirdiği için ben bunu kişilerin kendilerine yaptıkları bir yatırım olarak tanımlıyorum” dedi.

KALICI UYGULAMALAR İÇİN İYİ DÜŞÜNÜN
Botoxun dışında bilinen bir diğer uygulamanın da dolgu olduğunu dile getiren Nurhan, “Dolgu uygulamalarında da üç çeşit var. kalıcı dolgular, yarı kalıcı dolgular ve geçici dolgular olmak üzere… Şimdi kalıcı dolgu terimi çok cazip geliyor insanlara ama bu daha çok cerrahi olmayan müdahalelerden bahsediyorum. cerrahi olan yağ dolguları… cerrahi olmadan da kalıcı dolgular var. kalıcı dolguların bizim için handikapları var. Diyelim ki kişi artık kalıcı dolguyu istemiyor. İşte o noktada o dolguyu eritmek mümkün değil. O dolgu ancak cerrahi olarak çıkartılabiliyor. kalıcı dolguların dezavantajları bu. kalıcı lafı cazip gelse de bu durum zamanla değişebilir, sizin fikriniz değişebilir. Bu anlamda yarı kalıcı dolgular da aynı kategoriye girer. Çünkü zaman ilerliyor. Diyelim ki dudaklar kalıcılığını korusa da yüz korumuyor, değişik bir şey olacak gibi bir çok sebep… O nedenle tıbbi anlamda bize kolaylık sağladığı için geçici dolguları tercih ediyoruz. Bunda da Hyalüronik Asit kullanılıyor” şeklinde konuştu. Medikal estetik alanında bilinen diğer uygulamalarında ip askı olduğunu açıklayan Nurhan, ip askı uygulamalarında en çok dikkat ettiği noktanın hastada travmatik bir etki bırakmamak olduğunu aktararak, en çok ip askıyı kullandığını belirtti. Nurhan, ip askı uygulamalarının cildi gererek sarkma oluşumunu ve kırışıklıkları giderdiğini söyledi